1 Eylül 2011 Perşembe

Ayrılık

Bir masal biter... Sessizlik başlar... Kalbini okşar uyutursun... Gözlerin dolar... Avuçların terler... Bir yalan söyler avutursun, avunursun... Yerle bir olmuş bu yıkık dökük şehre bir şarkı söyler susturursun... 

ACIYA ACIYA, ACITA ACITA, KENDİNİ ACIYA DOLA DOLAYA... Bir kalbi kanata kanata unutursun...
Sanki hiç olmamış gibi... Unutursun.

23 Şubat 2011 Çarşamba

Sustu adam bir daha konuşmadı, Sesini duymaya en muhtaç olduğunda kadının... Sustu adam Gitti adam Dönmedi...!! Kadın bir daha duyamadı adamın sesini, Söyleyemedi sevdiğini, özlediğini... Aslında başka zamanlarda; Başka mekanlarda konuşuyordu da, Kadın duymuyordu. Aradan günler geçti, Günler kadın için resmen geçire geçire geçti. En çok neyini özlediğini düşündü kadın, "Sesini" dedi, "Kelimelerini" dedi hemen ardından, ortalığı tozu dumana katan iç sesi... Kadının suskunluklarını tamamlayan bir döngüydü. Bilemedi adam...! Fazlasıyla mantıklı idi adam. Kadın duygularıyla, Adam mantığıyla hareket etmeyi severdi. Buluşamadılar bir türlü, Kavuşamadılar... Yoruldu adam, Kırıldı kadın...!! Vazgeçti adam, Yazdı kadın... Sustu kadın uzun zaman Suskunluklarına farklı tepkisizlikler ekledi. Boş bakışlarla tamamladı hikayeyi. Gitmişti adam ve dönmemişti üstelik. Biliyordu kadın, Özlüyordu kadın, Susuyordu adam...!!

22 Şubat 2011 Salı

ANLAR

Eğer, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,
ikincisinde daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar.
Çok az şeyi ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çok riske girerdim,
seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doğuşu izler,
daha çok dağa tırmanır,
daha çok nehirde yüzerdim.
Görmediğim bir çok yere giderdim.
Dondurma yerdim doyasıya,
Daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım olurdu
hayali olanların yerine.
Yaşamın her anını gerçek ve
verimli kılan insanlardan olurdum.
Farkında mısınız bilmem, yaşam budur zaten.
Anlar, sadece anlar, siz de "an"ı yaşayın.
Hiçbir yere, yanına; termometre, su, şemsiye ve
paraşüt almadan gitmeyen insanlardanım ben.
Yeniden başlayabilseydim,
ilkbaharda, papuçlarımı atardım.
Ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayakla.
Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır,
çocuklarla oynardım, bir şansım olsaydı eğer
Ama işte, 85'imdeyim ve biliyorum
Ölüyorum.

Jorge Luis Borges